Bakanlık, 2019’da İyi Tarım Uygulamaları kapsamında 65 bin üreticiye 232 milyon lira ödeme yaparken, projede son 10 yılda ödenen miktar da 881 milyon liraya yükseldi. Ayrıca üretici, üretici örgütleri ve tüketiciler iyi tarım konusunda bilinçlendiriliyor. Bu kapsamda 10 bin 905 kursta 195 bin kişiye eğitim verildi.
GIDA GÜVENLİĞİ ESAS ALINIYOR
İyi Tarım Uygulamaları kapsamında çevre, gıda güvenliği insan ve hayvan sağlığına zarar vermeyen tarımsal üretim yapılıyor. Doğal kaynakların korunması, tarımda izlenebilirlik ve güvenilir gıda açısından önemli olduğu belirtilen İyi Tarım Uygulamalarında ürün, ihtiyacı kadar sulanıyor, hastalık ve zararlı bulaşmaması için önlemler alınıyor. Toprağın ve bitkinin ihtiyacı belirlenerek gübreleniyor. Buna rağmen sorunlar ortaya çıkarsa da gerekli dozda mücadele ediliyor. İyi tarımın hem üretici, hem tüketici hem de tüccarlar için birçok faydası da bulunuyor. Ürünler kaliteli ve güvenilir olması sayesinde, pazara kolaya ulaşıyor.
KRİTERE UYMAYANA SERTİFİKA VERİLMİYOR
Proje kapsamında, üretilen her ürün kayıt altına alınıyor ve izleniyor. Bu nedenle üretimin ilk aşamasından yapılan bütün işlemler saklanıyor. İyi Tarım Uygulaması kapsamına girmek isteyen üretici, bakanlık tarafından yetkilendirilen Kontrol ve Sertifikasyon Kuruluşlarına müracaat ederek, sözleşme imzalıyor. Ürünün hasadına yakın bir dönemde kontrol işlemleri yapılarak, İyi Tarım Uygulamaları kriterine uygunluğu tespit ediliyor. Hasatla birlikte ‘iyi Tarım Ürün Sertifikası’ düzenlenerek çiftçilere veriliyor ve üretici bu sertifika sayesinde ürünü daha kolay pazarlama imkanına kavuşuyor. Yeterliliği uygun bulunmayan çiftçilere sorunlarını gidermesi için 28 gün süre tanınıyor. Süre içerisinde gerekli düzeltmeleri yapmayan çiftçilerin sertifikasyonu ise 6 aya kadar askıya alınıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı, gıdada tağşiş ve taklit yaptığı gerekçesiyle firmalara ceza yağdırırken, ‘iyi tarım’ı ise ödüllendiriyor.