Konya Şeker’in cirosu 892 milyona, Sermayesi ise 550 milyon liraya ulaştı
Konya Şeker Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin 57. Mali Genel Kurulu’nda konuşan Pankobirlik Genel Başkanı, AB Holding ve Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, Konya Şeker’i son 10 yılda gerçekleştirilen tarımsal sanayi yatırımlarıyla arzu edilen noktaya hızla taşıdıklarını belirterek, “Türkiye’de bir Konya Şeker modeli oluşturmaya çalışıyoruz. Türk sanayisi ve Türk tarımının başarısı uygulamada sonuç vermiş bir modele ihtiyacı var. Son 10 yılda yaptığımız yatırımlarla da ülkemizde hem örnek alındık, hem de bunu tüm dünyaya gösterdik” dedi.
YATIRIMLARIN TÜMÜNÜ KENDİ KAYNAKLARIMIZLA YAPTIK
Konya Şeker’in son 10 yıllık döneminde üreticilerin de büyük desteğiyle tarımsal sanayi yatırımlarının gerçekleştirildiğini ve bu yatırımların tamamını da kendi kaynaklarıyla yaptığını dile getiren Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, “Biz yatırımlarımızda dış kaynak kullanmadık. Ne kimseden para topladık, ne hazineden yardım istedik, ne de kredi kullandık. 10 yılda 600 milyon dolarlık yatırım yaptık. Peki bu yatırımların kaynağı nereden? Ben size söyleyeyim. Tasarruftan… Konya Şeker, enerjiden tasarruf ederek, atık küspede ve melasta giden şeker kaçağını önleyerek bugün itibariyle 183 milyon dolar tasarruf sağladı. Biz kimsenin kutsal emanetine el atmadık, kendi kaynağımızı kendimiz oluşturduk. Hem yatırım yaptık, hem üreticilerimizi destekledik, hem de hissedarlarımıza kar payı dağıttık” şeklinde konuştu.
Konya Şeker’in hissedarları olan kooperatiflere yaklaşık 44 milyon lira kar payı dağıttığını, sermaye artışı için de hissedar kooperatifler adına 446 milyon lira hisse payı yatırıldığını vurgulayan Pankobirlik Genel Başkanı ve Konya Şeker Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, bunu yaparken devlete karşı mali yükümlülüklerini de eksiksiz yerine getirdiklerini söyledi ve, “600 bini aşkın mükellef içerisinde ençok vergi veren 100 şirketten biriyiz. Bu yıl dönem karlılığımız yaklaşık 120 milyon lira oldu. Ciromuz yaklaşık 892 milyon liraya çıktı. Öz kaynaklarımız 627 milyona ulaştı. Sermayemizi 550 milyon liraya çıkardık. Yani Konya Şeker son 10 yılda dönem karlılığında % 53.832, ciroda % 1708, öz kaynaklarda % 8631, sermayede % 13.650 büyüme gerçekleştirdi. Bu rakamların hiç birisi afaki değil, hepsi resmi rakamlardır ve bu büyümeyi hem Türkiye, hem de dünya gördü. Konya Şeker büyümesinin karşılığı olarak hem ulusal, hem de uluslar arası ödüller aldı. Bugüne kadar aldığımız ödüllerin sayısı 20’leri geçti” dedi.
YATIRIMLARA TESİS GÖZÜYLE BAKMAYALIM
Konuk, dün cephede kazanılan zaferlerin, bugün ekonomik alanda da kazanılabilineceğini Konya Şeker’in ispatladığını söylediği konuşmasında şunları söyledi;
“20 ülkeye ihracat yapıyoruz. Dünyanın en büyük fastfood şirketlerine dondurulmuş patates veriyoruz. Bugün bu noktadayız, ancak ben ilk başladığımız günleri hatırlıyorum. İlk sıvı şeker dediğimde, eritilmiş, içine su katılmış şeker, bunun hiçbir özelliği yok diye tepki göstermiştiniz. Şimdi günlük 500 ton sıvı şeker satıyoruz. Hem pancar şekeri pazarını koruyoruz, hem de Türk insanının sağlığını koruyoruz. Hz.Mevlana’nın çok sevdiğim bir sözü var. “Her sebep meydana getirdiği sonuçtan büyüktür.” Diyor Hz Mevlana. Bizim yatırımlarımıza sadece tesis gözüyle bakmayın. Hepsinin arkasında faaliyetinin dışında daha büyük bir amaç vardır. Mesela, dondurulmuş patates tesislerini sadece bir tesis olarak görmeyin. Bu tesis ürünün değerlenmesini sağlayıp, üreticinin daha çok gelir etmesine hizmet ediyor. Mesela, Panplast Tesisleri’nde sadece boru üretiyoruz sanmayın. O tesis bugün piyasayı regüle etti. Hammadde fiyatları artmasına rağmen fiyatları yarı yarıya ucuzlattı.
YATIRIMLARIN ARKASINDA BÜYÜK HEDEFLERİMİZ VAR
Bu arada tohuma da el attık ve tohumculuk konusunda ülkemizin dışa mahkumiyetinin de önüne geçmiş olacağız. Çikolata, Yem ve biyoetanol yatırımlarının arkasında daha büyük hedefler vardır. Hepsinin üreticiye, ülkemize görünenden daha büyük katkıları vardır. Mesela, hayvancılıkta adım attık. Şimdi Türkiye Konya Şeker’in dünyanın bir başka ucundan getirdiği Angus haberlerini dinliyor. Türkiye şu anda bizim iki yol önce attığımız adımın sonuçlarını görüyor. Türkiye’deki et açığını ve hayvancılığın giderek yok olmaya yüz tuttuğunu biz 2 yıl önce gördük. Bizim öngördügümüz günlerde et krizi falan yoktu. O günlerde tehlikenin kapıda olduğunu görüp 50 bin Angus üretecek çiftliği ve beraberinde Et ve Et Ürünleri Entegre tesislerini kurmayı planladık. Bu proje ülkemiz için gerekliydi. Çünkü, Türkiye bir kilo et üretmek için 30 kilo süt üretmek zorunda. Bizim ülkemizdeki hayvanların yapısı bu. Et hayvancılığı maalesef yok. Bu ırk tamamen et üretimine yöneliktir ve yediği yemi büyük oranda ete dönüştürmektedir.
Bizim evlatlarımız Amerikalıların yetiği etin beşte birini yiyebiliyor. Suriye ve Angola’dan da az et tüketiyoruz. Bu bizim çocuklarımızın eti sevmediklerinden değil, et pahalı olduğu için et yiyemiyorlar. İnşallah bu proje bizim çocuklarımızın da tabaklarında daha çok et olmasını sağlayacak.
Buğdayı buğday olarak satmak var, pasta olarak satmak var. Şekeri şeker olarak satmak var, çikolata olarak satmak var. İkisinin arasındaki fark katma değer farkıdır. O fark ise bizim gelişmişlik düzeyimizi ve refahtan aldığımız payı belirliyor.
Gıdanın yönetim süreci sadece zirai faaliyetlerle olmuyor. Dünya gıda güvenliği politikalarını güvenilir gıda politikalarıyla değiştirdi. Bizim de o trendi yakalamamız lazım.”
Konya Şeker’in 57. Mali Genel Kurulu’nda alınan tüm kararlar her zaman olduğu gibi oy birliğiyle alınırken, Termik Santral projesi ve Et Entegre projesi başta Başkan Recep Konuk olmak üzere tüm Yönetim Kurulu üyelerine tam yetki verildi. Bu arada, Genel Kurula kooperatif başkanları ile Yönetim Kurulu üyelerinin tümünün katıldığı gözlendi.