Gelişmekte olan ülkelerdeki talep patlamasına yetişemeyen üretim nedeniyle et fiyatları Türkiye’de olduğu gibi dünya gündeminde de gıda enflasyonunu tehdit ediyor. FAO’nun et fiyatları endeksi, 20 yılın zirvesinde.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) et fiyatları endeksi, Türkiye’nin kırmızı et fiyatları konusunda yaşadığı sıkıntıların tüm gelişmekte olan ülkelerde de söz konusu olduğunu gösterdi. Dünyada gıda fiyatları için gösterge olarak kabul gören FAO’nun et endeksi, tarihi bir artış oranıyla 20 yılın zirvesine çıktı. Kuzu etinde ise fiyat 37 yılın en yüksek düzeyine ulaştı. Et fiyatlarındaki aşırı artışa, diğer tarımsal emtia ürünlerindeki tırmanış da eklenince, gıda enflasyonu ekonomistleri korkutacak düzeye geldi.
Sadece ağustosta yüzde 16 düzeyinde gerçekleşen et fiyatlarındaki bu hızlı artışına gerekçe ise içlerinde Türkiye’nin de olduğu gelişmekte olan ülkelerdeki talep artışı gösteriliyor. FAO’ya göre gelişmekte olan ülkelerde et ürünlerine olan talep, gelirlerin, nüfusun artması ve kentleşme nedeniyle yükseliyor. FAO, geçen yıl 228 milyon ton olan küresel yıllık et üretiminin 2050 yılına kadar 468 milyona çıkacağını, aynı sürede büyükbaş hayvan nüfusunun 1.5 milyardan 2.6 milyara çıkacağını tahmin ediyor. Örgüt, talebinse bu 50 yıl içinde yine gelişmekte olan ülkelerde üç katına çıkacağına dikkat çekiyor.
Ortadoğu ve Asya’ya et yetişmiyor
Fiyatların artmasında özellikle ABD ve Avustralya gibi önde gelen et ihracatçısı ülkelerde yaşanan üretim düşüşü etkili oldu. Avustralya ve Latin Amerika’da yaşanan aşırı kuraklıklar, 2000’lerin başında görülen düşük et fiyatları ve yüksek üretim maliyetleri de et üretiminin azalmasında önemli rol oynadı. FAO’nun hayvancılık alanındaki uzmanlarından Pedro Arias konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede, Ortadoğu ve Asya’dan hem dana hem kuzu eti için sürekli bir talep görülüyor. Ancak gelen bu talep, sürülerin azlığından dolayı karşılanamıyor dedi.
Et fiyatlarındaki hızlı artış, Chicago Ticaret Borsası’nda (CBOT) normal dönemlerde sakin seyreden canlı hayvan kontratlarına olan talebi de artırdı. Bu piyasaya spekülatif amaçlı para girişiyle, işlemlerde yılbaşına göre yaklaşık üçte bir oranında artış görüldü.
Ancak sektördeki uzmanlar, fiyatlardaki artışın arkasında bu piyasaya giren sıcak paradan çok, arz ve talepten kaynaklanan faktörlerin etkili olduğunu belirtiyor.
Çin ve Brezilya gibi gelişmekte olan ülkelerde büyüyen orta sınıfın daha fazla proteinli gıda talebi, fiyatların hızla tırmanmasına yol açıyor ve ortaya çıkan et arzının karşılanmasını zorlaştırıyor. Bu gelişmelere paralel olarak ağustosta canlı büyükbaş hayvan kontratlarının değeri Chicago Emtia Borsası’nda poundu (453 gram) 1 dolara çıktı ve son 22 ayın en yükseğini gördü. Avustralya cinsi kuzu etinin kilo fiyatı da aynı dönemde 5.5 dolara çıkarak 1973–74 yılından beri görülen en yüksek seviyeye tırmandı.
Gıda enflasyonu tehdidi
Et fiyatlarındaki bu artışın diğer tarımsal emtia ürünlerindeki hızlı artışla birlikte düşünüldüğünde, gıda enflasyonu tehdidi doğuruyor. Aşırı sıcaklar nedeniyle üretimi düşen buğdaydaki fiyat rallisiyle tüm yazı geçiren piyasalar, özellikle Rusya’daki hububata getirilen ihracat yasağı nedeniyle boğa piyasasına engel olamamıştı.
CBOT’ta fiyat bu sıkıntılar nedeniyle 22 ayın zirvesine çıkmış ve 750 cent bushel seviyesini geçmişti. Buğday fiyatları halen geçen yılın aynı ayına göre yüzde 48,6 daha yukarıdan işlem görüyor. Buğdayı diğer gıda ürünleri de takip ediyor. Mısırda yıllık artış yüzde 38.35’e ulaşırken soya fiyatları geçen yılla aynı düzeyde.
Paylaş :